Doğasıyla ve konumuyla cenneti andıran Ağva, Şile’de Göksu ve Yeşilçay dereleri arasında bulunan şirin bir beldedir. Doğayla iç içe vakit geçirmek, kafa dinlemek, ya da romantik bir hafta sonu geçirmek isteyenlerin en çok tercih ettikleri yerdir. Doğal güzelliklerinin yanı sıra özellikle hafta sonları deniz tatili için de yoğun bir şekilde ziyaretçi akınına uğramaktadır. Gezilebilecek bir çok yer ve yapılabilecek bir çok aktivite bulunmaktadır. Göksu Deresi’nde kanolarla ya da deniz bisikletiyle gezebilir, balık tutmaya ilginiz varsa bu geziniz esnasında akşam yemeğiniz için balık tutabilirsiniz.

Sahilleri, Plajı

Ayrıca yine derede düzenlenen yaklaşık 1-1,5 saatlik tekne turlarına katılabilir,doğa yürüyüşü yapabilir ya da tüm gün dere kenarındaki mekanlarda oturarak doğayla iç içe huzur içinde bir gün geçirebilirsiniz. Denize girebileceğiniz güzel plajları ve muhteşem koyları bulunmaktadır. Koyların arasında en çok bilinen ve mutlaka gidilmesi gereken Kilimli Koyu’dur.

        Konaklama yapabileceğiniz şirin butik oteller, bungalov oteller ve kendi çadırınızla gidebileceğiniz kamp alanları bulunmaktadır. Özellikle dere kenarındaki oteller çok şirin ve güzeldir. Göksu Deresi kenarındaki otellerde kaldığınızda; sabah kahvaltınızı ya da akşam yemeğinizi derenin kıyısında açık havada yemek, çok keyifli olacaktır. Derenin çevresi yemyeşil bitki örtüsüyle örtülüdür. Yeşilçay ise genellikle balıkçı teknelerinin ve balık lokantalarının mekanı olarak bilinmektedir. Tabiki Ağva’ya gittiğinizde balık yemeden asla dönmeyin, özellikle Kızılkanat balığını denemenizi tavsiye ederiz. Balık sevmeyenler için de yine bir çok alternatif mevcuttur.

      Ağva’nın tarihi çok eskilere, Milat’tan önceki yıllara dayanmaktadır. Buraya yerleşen ilk uygarlığın Hitit’ler olduğu tahmin edilmektedir. Sonrasında Frigler, Romalılar, Bizans ve Osmanlı’nın yerleştiği bilinmektedir. Ağva ve civarındaki köylerde Hitit, Frig, Roma ve Bizans’ a ait kilise kalıntı ve mezar taşları başta olmak üzere birçok tarihi kalıntı bulunmaktadır. Kalem Köy’de Romalılara ait kilise kalıntıları ve mezar taşları, Hacıllı Köyü’nde tahminen 4.yüzyılda bulunan Gürlek Mağarası, Hisartepe’ de bulunan kale kalıntısı, Sungurlu Mahallesi’nde bulunan dağ değirmeni bu kalıntılardan bazılarıdır. Gürlek Mağarası’nda bir çok insan kemiği bulunmuştur ve Bizans askerlerinin, Hristiyanlığın yayılma döneminde yakaladıkları misyonerleri bu mağaraya hapsettikleri tahmin edilmektedir.